Skip to main content
Insan ne kadar büyük ruhlu olursa, aşkı o kadar derin bir şekilde duyar. Leonardo da Vinci
Ebru Sanat Sergilerden

Ebru Sanat Sergilerden (102)

Salı, 13 Ağustos 2013 11:35

Çocuklar İçin Sosyal Etkinlikler

Yazan

Thumbnail image

Atölyenizde bulunan nesnelerle basit bir kompozisyon oluşturunuz. Aynı boyuta birkaç resim kâğıdı hazırlayınız ve kompozisyonun eskizlerini çiziniz. Bir çiziminizde yalnızca nesnelerle oluşturduğunuz kompozisyonun eskizini çalışınız.

 

Diğer çiziminizde, hazırladığınız kompozisyonun çevresinde bulunan diğer varlıklarla birlikte eskizini çalışınız. Üçüncü çiziminizde, hazırladığınız kompozisyonun mekânla birlikte eskizini çalışınız.


Çalıştığınız eskizleri, arkadaşlarınızın çalışmalarıyla karşılaştırarak kompozisyondaki boşlukların ve doluluklarının dengesini, kompozisyonlarda oluşan değişimleri inceleyiniz. Hacimlerin yüzey üzerinde belirtilmesinde boşlukların etkisini tartışarak değerlendiriniz.

 

Salı, 13 Ağustos 2013 11:35

Çocuklar İçin Ebru Sergileri

Yazan

Thumbnail image

KÜLTÜR SORUNUNA KURAMSAL BİR YAKLAŞIM

Günümüzün kültür sorunlarını, günümüzde kültürün aldığı çeşitli görünüşleri doğru bir şekilde değerlendirebilmemiz için, doğru bir kültür kuramına, kültür düşüncesi ve anlayışına sahip olmamız gerekir. Böyle bir kuramın oluşturulabilmesi ya da geliştirilebilmesi ise öncelikle bu tür kültürel olguların bilimsel dünya görüşüyle yorumlanması ve açıklanmasına, karşıt kültür kuramlarının eleştirilmesine, günümüze egemen böylesi kuram ve görüşlerin yetersizliklerinin, sınırlılıklarının ve yanılgılarının açığa serilmesine bağlıdır.

 

Ancak, unutmamak gerekir ki, kültür kuram ve anlayışları, hem tarihsel süreç içinde ortaya çıktıkları, dolayısıyla bağlı ve içinde Varolcukları kültürün ayrılmaz bir parçasıdırlar; yani bizlere bağlı oldukları toplumsal ekonomik yapıyı, üretim tarzını ve ilişkilerini gösterirler; hem de, bu kültürün kendi bir ürünü ve anlatımıdırlar, yani, bu toplumsal-ekonomik yapı, üretim tarzı üzerinde belirlenen düşüncenin özelliklerini gösterirler.

 

Thumbnail imageThumbnail imageThumbnail image

Salı, 13 Ağustos 2013 11:35

Çocuklar İçin Heykel Sergileri

Yazan

Thumbnail image

KÜLTÜR KAVRAMI 

Bilindiği gibi, kültür sözcüğü Latincedeki cultura, cultus, agrikultura gibi sözcüklerden gelme olup, genelinde «işleme» («toprağı işleme») anlamına gelmekte ve insan emeği, insanın etkin, dönüştürücü faaliyeti ile yakın bir bağıntı içinde bulunmaktadır.

Ne var ki, daha başından, geleneksel burjuva felsefesi, genelinde, tarihi ve insan varlığını idealistçe ele alması sonucu, kültürü de her şeyden önce din, ahlakî, sanatsal ve felsefî bilinç alanı içinde, yani salt manevi (zihinsel) alan içinde değerlendirmiş; insanoğlunun maddi varlık alanının tam karşısına koyarak, insanoğlunun tarihsel süreç içinde ona bağlı olarak değişime uğrayan maddi yapısından, pratik eylemselliğiyle çıkarlarından çözerek soyutlamıştır.

 

Sınıflı toplumlarda kültürel gelişmenin içerdiği çelişmelerin neden olduğu bu idealistçe kültür anlayışı dolayısıyla, böylece, burjuva filozoflar, kültürü manevi faaliyetin, hiç kuşkusuz, burada, ayrıcalıklı sınıflardan gelen seçkin insanların manevi faaliyetlerinin sonuçlarına indirgemişler; kültürü maddi-üretim faaliyetinin karşısında ele alarak, üretim faaliyetinin kültürel gelişmedeki önemini ya yadsımışlar ya da görmezlikten gelmişlerdir.

 

Sonuçta, kültürü ya bireyin dış koşul ve koşullanmalardan mutlak bağımsızlığı ve özgürlüğü olarak, ya da, tam tersine, bu koşulların insanoğlu üstünde onun yaratıcı etkinliğini engelleyen mutlak egemenliği olarak anlamışlar; dolayısıyla, bunun uzantısında, kültürü toplumdaki «seçkinlerin kültürü» olarak aldıkları gibi, halk kitlelerini de kültür karşısında bütünlükle edilgen, giderek onu bozucu bir güç olarak görmüşlerdir.

 

(Nitekim «kitle kültürü» kavramının nasıl uzun bir felsefî tarihsel geçmişe ve sınıfsal bir özelliğe sahip olduğu da burada açıkça ortaya çıkmaktadır.

 

 

Thumbnail imageThumbnail imageThumbnail imageThumbnail imageThumbnail image

Salı, 13 Ağustos 2013 11:35

Çocukların Katıldıkları Ebru Sergileri

Yazan

Thumbnail image

Çağımızdaki burjuva felsefesi, idealist kültür anlayışı da kültürü maddi temellerinden sıyıran, üretim ilişkilerinden ve insanın pratik eylemselliğinden soyutlayan bu geleneksel burjuva idealist felsefesinin çeşitli değişik görünüşleriyle devamından başka bir şey değildir. Bütün bu gibi görüşleri ortak kılan yan, kültürün oluşmasında toplumsal-tarihsel pratiğin rolünün küçümsenmesi, kültürün nesnel karakterinin yadsınması ve tarihsel bakış açısından kaçınılmasıdır.

Sayfa 1 / 26